Bir şeye bağımlıyım, çünkü bu içimdeki boşluğu dolduruyor.
Bilgiye, kitaplara bağımlıyım, çünkü bu benim boşluğumu, yüzeyselliğimi, aptallığımı kapatıyor; böylece bilgi olağanüstü önem kazanıyor. Resimlerin güzelliği hakkında konuşuyorum, ...çünkü kendi içimde buna bağımlıyım. Böylece, bağımlılık içimdeki boşluğu, yalnızlığımı, yetersizliğimi gösteriyor ve bu beni size bağımlı kılıyor. Bu bir gerçek, değil mi? Buna ilişkin kuramlar oluşturmaya, buna karşı cıkmaya kalkışmayın.

Eğer içimdeki boşluk olmasaydı, yalnız olmasaydım, sizin söyledikleriniz ya da yaptıklarınızla ilgilenmeyecektim. Hiçbir şeye
bağımlı olmayacaktım. Boş olduğum ve yalnız olduğum için, yaşamım hakkında ne yapacağımı bilmiyorum. Saçma bir kitap yazıyorum ve bu benim gururumu okşuyor. Dolayısıyla bağımlıyım, ki bu yalnız olmaktan korkuyorum anlamını taşır; içimdeki boşluktan korkuyorum. Bu nedenle, bunu maddi şeylerle, fikirlerle ya da insanlarla dolduruyorum.''

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

FULYA çiçeğinin hikayesi